Elsa Mercado, babasını öldürmekten 16 yıl hapis cezasını çektikten sonra nihayet hapisten çıkar. Elsa'nın serbest bırakılması, eski bir NYC Meclis Üyesi ve şirket avukatını, Elsa'yı parmaklıklar ardına sokan suça karıştıkları ile yüzleşmek zorunda kaldıkları için zor bir duruma sokar. İki kişi, Elsa'nın hapse atılmasına yol açan olayları düşünürken, yaptıklarından dolayı suçluluk ve vicdan azabı çekiyorlar. Güç ve başarı arayışlarının, seçimlerinin sonuçlarına ve Elsa'nın hayatı üzerindeki etkilerine karşı gözlerini kör ettiğini fark ederler. Meclis Üyesi ve avukat, şimdi kararlarının ağırlığı ve Elsa'nın çektiği acıların sorumluluğuyla boğuşmak zorundadır. Adaletin tecelli etmemiş olabileceği ve çok büyük bir haksızlığın suç ortağı oldukları gerçeğini kabul etmelidirler.