Bir aile draması filmi ele alıyoruz burada; ancak bu aile, her ailenin karmaşıklığından çok daha fazlasını barındırıyor. Ailenin matrişi, dengeleyici rolünde ve aile üyelerinin çatışmalarının tam ortasında. Ancak, oğlunun kaybolmasıyla birlikte, kendini çok daha büyük bir kaosun içinde buluyor. Bu, onun yaşamındaki hassas dengeyi bozuyor ve var olan sorunları daha da kötüleştiriyor. Bu anlatı güçlü bir kadın karakterin derinliğine inerken aynı zamanda karakterin zor durumlar karşısındaki direncini de sorguluyor. Filmi dikkat çekici kılan, bu kadının oğlunun kaybolmasıyla yaşadığı duygusal çalkantının, zaten dağılmak üzere olan bir aileyi nasıl daha da altüst edebileceğini merkeze alıyor olması. Yapım, annelik, sorumluluk, güç ve kırılganlık gibi temaları, acımasız ve dürüst bir şekilde işler. Her sahne, aile içindeki dinamiği ve sevgi ile öfke arasındaki çizgiyi kuvvetli bir şekilde işler. İzleyicinin empati duygusunu zorlar ve bu zorlu yolculukta matrişi takip etmeye davet eder. Matrişin oğlunun kayboluşu, aileyi ve izleyiciyi bir arada tutan belirsiz bir korkuya dönüşüyor. Sonuç olarak, bu hikaye, bir ailenin parçalandığı ve bir annenin - ailenin matrişi olan kadının - her şeye rağmen aileyi bir arada tutmaya çalıştığı bir evreni sorguluyor. Kendi sınırlarını zorlayan, hatta bazen aşan, görmezden gelinen sorunlarla yüzleşmeye çalışan bir kadın portresi çiziyor. Oğlunun kayboluşu sadece onun kişisel trajedisi değil, aynı zamanda ailenin tutkalının da çözülmesine neden oluyor. Dramatik ama gerçekçi, etkileyici ancak düşündürücü bir anlatı arıyorsanız, bu film kesinlikle izlenmeye değer.