Marsilya, Fransa'nın ışıltılı ve hareketli sokaklarında, Rosa isimli bir kadın hayatını dolu dolu yaşamaya çalışmaktadır. Rosa, enerjisini ailesine, hemşirelik mesleğine ve politik idealleri uğruna harcamaktadır. Yaklaşan emekliliğiyle birlikte, Rosa'nın hayalleri ve umutları zamanla sarsılmaya başlar. Kendini sorgulamaya başladığı bu dönemde, Henri isimli biriyle tanışması, hayatına yeni bir soluk getirir. Henri sayesinde, Rosa'nın hayatta kaçırdığı ya da ertelediği pek çok düşü için henüz geç olmadığını fark etmesi, ona yeni kapılar açar. Hem politik arenada hem de kişisel dünyasında, ulaşmak istediği hedeflerin peşinden koşmaya karar verir. Rosa, yaşadığı şehir Marsilya'nın ruhuna uygun bir şekilde, mücadele etmeyi ve hayallerini gerçekleştirmeyi öğrenir. Henri ile olan bu karşılaşma, ona taze bir perspektif kazandırır ve Rosa'ya, hayallerinin peşinden gitmenin her ne yaşta olursa olsun mümkün olduğunu gösterir. Bu film, izleyicilere hayallerin her zaman peşinden gidilebileceğini ve hiçbir zaman geç olmadığını hatırlatır.