Boşanmış bir baba ve sekiz yaşındaki oğlu, tahmin edilebilir bir hafta sonu geçirmeye hazırlanırken, değerli bir alet kutusu çalınınca, hırsızların peşine düşme macerası, beklenmedik bir aile bağı kurma sürecine dönüşüyor. Film, hem bir aile dramı hem de macera filmi olmayı başarıyor. Boşanmanın getirdiği sıkıntılarla boğuşan baba-oğulun, bu durumun üstesinden gelme çabalarını, alet kutusunun peşinde geçen zamanlarından yola çıkarak anlatıyor. Olgunlaşma, suçluluk ve çocukluk üzerine derinlemesine bir bakış açısı sunan film, sıradan bir hafta sonunu, sürükleyici bir aile dramasına dönüştürüyor. Eksikliklerle dolu bu iki karakter arasında, kıymetli alet kutusunun peşinde koştukları sırasında oluşan bağ, ikisinin de hayatını değiştirecek cinsten. Bu ilginç ve beklenmedik bağ, aynı zamanda bir kişisel dönüşüm sürecini de gündeme getiriyor. Baba-oğulun kurduğu bu özel bağ, izleyicinin de onların bu duygusal yolculuklarına tanıklık etmesini sağlıyor. Sonuç olarak, bu film sadece bir alet kutusu arama hikayesi değil, aynı zamanda aile bağlarının ve içinde yaşadıkları topluma ait olmanın önemini de vurgulayan etkileyici bir drama.