Gebeliğinin son evrelerinde ansızın yalnız kalan Sara, kendisine beklenmedik bir yaşam çizgisi sunuyor. Uzun yıllardır bağlarını koparmış olduğu ablası Linda, aniden hayatına dönüyor. Bu hikâye, Sara'nın beklenmedik bir şekilde yalnızlaştığı ve bu zorlu durumu nasıl yönettiği üzerine. Gebeliğinin son aşamalarında, doğum sürecine yakın bir zamanda, Sara'yı derinden sarsacak bir durumla karşı karşıya kalıyor: yalnızlık. Ancak, bu karanlık tablo bir anda aydınlanıyor: Linda, Sara'nın uzun zamandır görüşmediği, aralarındaki bağın zamanla kopmuş olduğu ablası, bir anda hayatına geri dönüyor. Linda'nın dönüşü, Sara için beklenmedik bir yaşam çizgisi oluyor. Linda, Sara'nın hayatına bir umut ışığı sadece, aynı zamanda bir dayanak noktası olarak giriyor. Onun varlığı, Sara'nın bu zorlu süreci daha rahat bir şekilde atlatmasına yardımcı oluyor. Ama aynı zamanda, bu durum, Sara ve Linda'nın birbirlerine yeniden nasıl bağlandıklarını, geçmişteki anıları ve çatışmaları nasıl aştıklarını da gözler önüne seriyor. Bu film, sadece gebeliğin son evrelerinde yalnız kalan bir kadının hikayesi değil, aynı zamanda iki kız kardeşin yeniden bir araya gelmesi ve bu süreçteki gelişmeleri anlatıyor. Linda ve Sara'nın karakterlerini, ikilemlerini ve yaşadıkları duygusal dalgalanmaları çok iyi bir şekilde aktarıyor. Her iki karakterin de güçlü ve kararlı olduğunu, ancak aynı zamanda da kendi korkuları ve zayıflıklarıyla mücadele ettiklerini görüyoruz. Bu durum, onların hikayesinin daha karmaşık ve çekici hale gelmesini sağlıyor.