Jodi, lise hayatının en uzun kızı, hep kendi bedeninde rahatsız hissetmiştir. Yıllarca kamburlaşma, alay edilme ve her türlü dikkat çekmeyi kaçınma sürecinden sonra Jodi sonunda güvenini bulmaya ve dik durmaya karar verir. Her zaman dış görünüşü yüzünden maruz kaldığı zorbalıklar ve alaylar, Jodi'nin özgüvenini alt üst etmiş, ancak bu durumunun artık değişmesi gerektiğini fark eder. Kendine güvenmeyi öğrenme ve bu süreçte karşılaştığı zorluklar, hikayesini izlememizi daha da ilginç kılar. Filmde, Jodi'nin kendine güvenme ve kabul etme süreci çok başarılı bir şekilde işlenmiştir. Kendine olan güvenini bulmada ve sürekli alay konusu olmaktan sıyrılmada ne kadar zorlandığını gözler önüne serer. Bu, birçok genç kızın ve erkeğin kendilerini benzersiz ve kabul edilmesi gereken bir birey olarak görmelerini teşvik eder. Yani, Jodi'nin hikayesi, sadece beden olumlama ve öz kabul üzerine değil, aynı zamanda gençlerin zorbalığa karşı nasıl mücadele edebileceği ve kişisel gücünün farkına varabileceği üzerine de bir ders niteliğindedir. Kendine güvende bulma yolculuğunu izlemek hem ilham verici, hem de olağanüstüdür. Kendisi gibi hisseden gençlerin, film boyunca Jodi'nin yaşadığı deneyimlerden çok şey öğrenebileceği kesin.