1970'lerin başında kurulan Harlem'de, If Beale Street Could Talk, 19 yaşındaki Tish Rivers'ın gözünden, hem bir çiftin kırılmaz bağını hem de Afro-Amerikan ailesinin güçlendirici kucaklamasını anlatan zamanının ötesinde ve hareketli bir aşk hikayesidir. Hem bir annenin kızı hem de birinin müstakbel karısı olan Tish, kendisini ve Fonny takma ismini kullanan sanatçı nişanlı Alonzo Hunt'ı birbirine bağlayan tutku, saygı ve güveni canlı bir şekilde hatırlamaktadır. Birbirleriyle çocukluklarından beri arkadaş olup gelecek planları kuran çift Fonny'nin işlemediği bir suçtan dolayı zamansız ve sebepsiz yere hapse girmesiyle bütün her şey rayından çıkar. Sinemanın eşsiz samimiyeti ve gücü sayesinde If Beale Street Could Talk, yazarın inatçı sözlerini ve görüntülerini taşımaktadır. Film yapımcısı zaman dilimlerini şiirsel bir şekilde işlerken onca ırkçılığın ve zulmün arasında sevginin ve insanlığın nasıl dayanıp bizlere güç verdiğini çok güzel ve etkili bir şekilde göstermiştir.