Javier'ın hayatı, adeta iki kere cehenneme dönüyor. Bu süreçte Marisa sadece hamile olduğunu açıklamakla kalmıyor, aynı zamanda Javier'ın en çok korktuğu kişileri de onlara yardım etmeleri için çağırıyor. Bu durum, Javier'ın hayatındaki dönüm noktalarından biri oluyor. Bu hamilelik haberinin beraberinde getirdiği beklenmedik misafirler, Javier'ın korkularıyla yüzleşmesine ve belki de geçmiş yaralarını sarabilmesine olanak sağlıyor. Marisa'nın bu dağınık tabloya eklediği hamilelik haberi, filmin çıtasını daha da yükseltiyor ve seyirciye adeta bir duygusal çıkmaz sunuyor. Ancak bu zorlu süreç, onları daha da güçlü kılarak, aralarındaki aşkı ve bağlılığı daha da pekiştiriyor. Bu zorlukları beraber aşma çabası, seyirciye gerçek hayatta da karşılaşılabilecek sıradan bir çiftin hikayesini yansıtıyor. Javier ve Marisa'nın hikayesi, seyircinin empati kurabileceği, her insanın hayatında yaşayabileceği olayları içeriyor. Bu da filmi daha da gerçekçi ve etkileyici kılıyor. Sonuç olarak, izleyici olarak Javier'ın çaresizliğini, Marisa'nın çaresizlik içindeki cesaretini ve tüm bunların arasındaki hassas dengeleri görmek, karakterlere daha da bağlanmamızı sağlıyor. Film, duygu yüklü ve düşündürücü bir hikaye ile seyirciye hayatın gerçekleriyle yüzleşme fırsatı veriyor. Bir yandan Javier'ın korkuları, diğer yandan Marisa'nın hamilelik süreci... İkisi de farklı şekillerde zorlu bir süreçten geçiyor ve biz de bu sürece tanık oluyoruz. Bu film, seyircinin empati yeteneğini zorlayarak gözler önüne seriyor. Seyirciye duygusal bir yolculuk sunarak, bir yandan da hayatın karmaşıklığını ve zorluklarını hatırlatıyor.