İki kadın, öngörülemeyen koşullarda hapsolduklarında hayatları kesişecek. İyi halde olmayan bir İzlandalı anne ve Gine-Bissau'dan bir sığınmacı arasında, her ikisi de hayatlarını yeniden rayına oturtma stratejisi geliştirirken narin bir bağ oluşacak. Her ikisi de kendi çaresiz durumlarından dolayı mücadele ederken, kendi hayatlarını ve kişisel zorluklarını aşma gücünü bulurlar. Bu film, içerisinde bulundukları zorlu durumlardan gayri ihtiyari bir şekilde çıkmaya çalışan bu iki kadının hikayesini anlatıyor. Bu iki karakter arasındaki bağ, farklı kültürler, yaşamlar ve deneyimler üzerinden kurulurken, filmin genel teması insanın içinde bulunduğu koşullara rağmen hayatta kalma ve yeniden başlama iradesine odaklanıyor. Filmdeki karakterler, hayatları boyunca karşılaştıkları zorluklara rağmen birbirlerine umut ve güç veriyorlar. Sığınmacı kadın, hayatını kendisi ve ailesi için daha iyi bir gelecek umuduyla değiştirmeye çalışırken, İzlandalı anne yaşamındaki zorlukları aşma ve hayallerini gerçekleştirme yolunda ilerliyor. Bir yandan hayatta kalmaya çalışırken bir yandan da hayatlarını yeniden kurmaya çalışan bu iki kadının hikayesi, insanların içinde bulundukları zor durumlardan nasıl çıkabilecekleri ve nasıl umut bulabilecekleri konusunda önemli bir ders veriyor. Film, kişinin kendi yaşamındaki zorluklara karşı güçlü bir iradeyle nasıl mücadele edebileceğini göstererek, izleyicisine yaşamın zorluklarına rağmen umudu koruma mesajını veriyor. Sonuç olarak, bu film öngörülemeyen koşullar karşısında bile hayatlarını düzeltebilmek için mücadele eden iki kadının hikayesi üzerine kurulu. Bu film, insanların zorluklarla mücadele gücü ve cesaretini vurgulayan bir yapımdır.