Dr. Valerie Cros, Berkeley Üniversitesi'nde edebiyat ve psikoloji bölümlerinde profesördür. Kendisi son derece bilgili ve alanında uzmandır. Ancak hayatı, bir anda dramatik bir şekilde değişti. Sevgilisi David ile birlikte, öğrencilerinden birinin korkunç cinayeti konusunda baş şüpheliler haline geldiler.

Bu trajik olayın hemen ardından, Dr. Cros ve David, genç bir öğrencinin ölümüne dair çevrelerinde oluşan şüpheli bakışların hedefi oldu. Etrafa yayılan dedikodular, her iki tarafın da yaşamlarını olumsuz yönde etkiliyordu.

Eğer biri olay yerinde bulunan delilleri dikkatle inceleyecek olursa, Dr. Cros ve David'in suçluluğuna işaret eden bazı belirsiz kanıtlar bulabilirdi. Ancak bu, her iki tarafın da masum olduğunu ısrarla savunmaları üzerine genelde bir şüphe unsuru oluşturdu. Polis, katilin kim olduğunu bulmak için delilleri yeniden incelenmeye başladı ve bu süreçte her iki taraf da, yaşananlar karşısında büyük bir stres ve baskıyla karşı karşıya kalmış oldu.

Dikkatlerini üzerlerinden atmak için, Dr. Cros ve David hem iş hayatlarında hem de sosyal yaşamlarında normal yaşamlarına devam etmeye çalışsalar da, sürekli gözetim altında yaşamanın verdiği baskı, ikisinin de üzerinde büyük bir yük oluşturuyordu.

Bu karmaşık durum, Dr. Cros'un eğitim hayatını ve sosyal ilişkilerini de derinden etkilemekteydi. Öğretmenlik kariyerine leke düşen bir suçlamayla mücadele etmek, onun için oldukça zordu.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen, Dr. Valerie Cros ve David, hala masumiyetlerini ispat etmeye ve öğrencilerinin ölümüne kimin neden olduğunu bulmaya kararlıydılar.