Bu romantik drama, yaşlanan bir çapkın etrafında şekilleniyor ve masum ama aynı zamanda ölümcül bir hastalığa yakalanmış genç bir kadına aşık oluyor. Filmin en çarpıcı yönlerinden biri, ana karakterin yaşamındaki bu dönüm noktasını son derece hassas ve etkileyici bir şekilde ele alması. Göz alıcı bir yaşam tarzına sahip olan ve düzinelerce aşk macerası yaşayan playboy protagoniste, genç ve saf kızın kırılganlığı hezeyan bir mercekten bakıyoruz. Hayatının son dönemlerine giren bu kahraman, sevginin ve bağlılığın gerçek anlamını keşfederken, izleyicide de derin bir empati ve duygusal bağ yaratmayı başarıyor. Aşkın ve sevginin ölüm karşısındaki direncini anlatan hikaye, ayrıca umutsuz durumlar karşısında insan ruhunun nasıl ayakta kalabildiğini ve hayata tutunabildiğini de gözler önüne seriyor. Öte yandan, genç kadının ölümcül hastalığı ile baş etme hikayesi, hayatın kıyısında dolaşırken bile umudun ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor. Sonuç olarak, bu film, izleyenlere aşk ve ölüm, hayat ve sonun birbirine karıştığı, duygusal açıdan yoğun ve unutulmaz bir deneyim sunuyor. Bir yandan yaşamın gerçeklikleri ile yüzleşirken, diğer yandan aşkın kurtarıcı gücünü ve yaşamı nasıl anlamlı kılabilir olduğunu gösteriyor.