Eugenie'nin hikayesini anlatan bu film, ustalıkla yaratılmış bir mutfağın derinliklerine göz atıyor. Eugenie, son 20 yıldır zengin bir gurme olan Dodin için çalışan saygın bir aşçıdır. Film, karakterlerinin zenginlikleri ve hikayeleri arasındaki tatlı ve tuzlu dengeleri ustalıkla işliyor. Eugenie'nin mutfağın her köşesini, her kesiciyi ve her baharatı ayrıntılı bir şekilde tanıdığı, hatta onlarla neredeyse kişisel bir bağ kurduğu görülüyor. Onun dikkatli ve özenli çalışmaları, Dodin'in sofrasına taşınan enfes lezzetlerin temelini oluşturuyor. Dodin ise, Eugenie'nin elinden çıkan her yemeği, bir tabloyu inceler gibi özgün bir tat alma arzusuyla inceliyor. Her yemekte Dodin için yeni bir deneyim, Eugenie için ise sevdiklerini ağız tadıyla beslemenin verdiği mutluluk var. Bu çok yönlü hikaye, Eugenie ve Dodin arasındaki sıkı çalışma ilişkisinin yanı sıra, yemek yapmanın ve yemenin getirdiği derin zevk ve tatmini de ustaca aktarıyor. Gösterdiği titizlik ve ayrıntılara verdiği önemle, Eugenie'nin mutfağına adanmış bu film, yemeklerin nasıl bir sanat eseri haline geldiğine dair canlı ve dokunaklı bir görüntü sunuyor. Hem bir gurme hem de sevdiklerini ağız tadıyla beslemenin memnuniyetini yaşayan bir aşçının gözünden dünyayı görme şansı elde ediyoruz. Bu film, yemeğin sadece bir ihtiyaç değil aynı zamanda bir tutku olduğunu hatırlatıyor ve izleyenlere gastronomi dünyasının kapılarını sonuna kadar açıyor.