Beş arkadaş, yıllar süren adaletsizlikler ve yaşadıkları zorluklardan sonra, adaletin kollarını kendileri uzatmaya karar verirler. Bunun için mükemmel bir plan yaparlar: Aralarından birini intihar süsü vererek öldürmek. Planın amacı, toplumdaki bazı çürük elmaları ortaya çıkararak, onların yaptıkları zulümlerin bedelini ödetmektir. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüşlerdir ve hiçbir iz bırakmayacaklarını sanırlar.

Ancak, işler planladıkları gibi gitmez. Planın uygulanma aşamasında yapılan küçük ama kritik bir hata, tüm dikkatleri üzerlerine çeker. Bu hata, bazı derin ve karanlık sırların da gün yüzüne çıkmasına neden olur. Öyle ki, bu sırlar, arkadaş grubunun iç yüzünü ve birbirlerine olan güvenlerini sorgulamalarına yol açar.

Her biri, aslında ne kadar ileri gidebileceklerini ve adalet adına yapılan bu eylemin, sonuçlarının ne kadar ağır olabileceğini kendi içlerinde hesaplamak zorunda kalır. Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı bu durumda, her adımı dikkatlice değerlendirmek ve geleceklerini düşünmek zorundadırlar. Acaba bu yolda ilerlemeye devam mı etmeliler, yoksa yaptıklarından pişman mı olmalılar? İşte bu büyük soru, beş arkadaşın kaderini belirleyecek olan asıl meseledir.