Yönetmen Stanley Kubrick, Full Metal Jacket filminde, savaşın ve askerliğin, insanların duygularını nasıl alt üst ettiğini ve bunun sonucunda bireylerin nasıl değiştiğini açığa çıkarıyor. Bu film, acemi bir askerin, daha spesifik olarak 18 yaşındaki bir gencin perspektifinden hikayeyi anlatıyor. Anlatı, bu genç askerlerin Deniz Kuvvetleri'nde geçirdikleri ilk günlerden itibaren başlıyor. Film, askerlerin insani duygularının nasıl köreltildiğini ve bireyselliklerinin nasıl silinip yeniden Deniz Piyadesi kimliğiyle nasıl inşa edildiklerini inceliyor.

Kubrick, 1968 yılında Vietnam'a gönderilmek üzere yetiştirilen askerlerin hikayesini vererek, savaşın insanda bıraktığı derin yaraları ve insanlığın ne kadar uzağına düşebileceğini gözler önüne seriyor. Bu hususlar, filmin her sahnesinde hissedilir hale getirilirken, seyirciye savaşın acımasız yüzünü ve askerliğin insana neler yaptığını gösteriyor.

Full Metal Jacket, Gustav Hasford'un "The Short-Timers" adlı romanından beyaz perdeye uyarlanmış bir film. Hasford'un bu romanı, savaşın insanı ve onun duygularını nasıl değiştirdiği konusunda oldukça etkileyici bir bakış açısı sunuyor. Bu yüzden, Kubrick’in bu eseri sinemaya uyarlaması, savaşın yıkıcı etkilerini daha geniş kitlelere aktarmak açısından önemli bir adım olmuştur.