Bu film, bir Türk göçmen ailesinin üç neslinin hikayesine derinlemesine bir bakış sunuyor. Filmde gördüğümüz, tam bir adaptasyon hikayesi; ailelerin başka bir ülkenin kültürüne entegre olmaya çalışırken yaşadıkları zorluklar ve çatışmaları görüyoruz. Büyükanne, anne ve kızın yaşam maceraları, çeşitli nesil çatışmalarını ve kültürler arası farklılıkları sergileyen bir ayna işlevi görüyor. Büyükanne, eski geleneklerine sıkı sıkıya bağlı olan, ama aynı zamanda torununun yeni yaşam tarzını anlamaya çalışan bir karakter. Anne ise, hem kökleriyle bağını sürdürmeye çalışan hem de bu yeni topluma uyum sağlamaya çalışan bir köprü görevi görüyor. En genç kuşak olan kız ise, doğduğu yerle, ailesinin köklerinin bulunduğu yer arasında bir çatışma içinde. Film hem komik anlarıyla hem de dramatik sahneleriyle izleyiciyi etkiliyor. Göçmen ailelerin yaşadığı zorlukları, kültürel çatışmaları ve uyum süreçlerini bize etkileyici bir şekilde sunuyor. Bu film, geniş çapta birçok insanın yaşadığı bu deneyimlerden bir parça sunuyor ve bu yüzden özellikle göçmen toplulukları arasında geniş bir yankı bulmuştur. Sonuç olarak, film aynı zamanda bir aile hikayesi ve bir uyum hikayesi. Türk göçmen ailesinin nesiller boyu yaşadığı deneyimler, kültürlerarası anlayışı güçlü bir şekilde vurgulayarak, izleyicinin gözünde başarılı bir empati yaratarak bizlere sunulmakta. Bu hikaye, hem yerel hem de global bir perspektifle incelendiğinde, göçmenlik deneyiminin ne kadar karmaşık ve çok boyutlu olduğunu anlamamızı sağlıyor.