THE SONG OF NAMES - İsimlerin Şarkısı Kültürel yorumcu Norman Lebrecht'in ödüllü 2002 romanından Jeffrey Caine tarafından uyarlanan “İsimlerin Şarkısı” kurgusal bir gizem-dram filmi olabilir ancak hikayesi gerçek hayatın içinden, inanç, aile, takıntı ve müzik dili hakkında derin, etkileyici ve çok da iyi anlatılmış bir hikaye.

Yönetmen François Girard, müzikli filmlere yabancı değil. 1993'te “Glenn Gould Hakkında Otuz İki Kısa Film” ve 1998'de Oscar ödüllü “Kırmızı Keman” ve 2014'te “Boychoir”u yazdı ve yönetti. Akademi ödüllü besteci Howard Shore (“Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği”) müzikal zekasını unutulmaz bir portre yapmak için muhteşem bir şekilde kullanmış.

1930'ların sonunda, II. Dünya Savaşı'nın başlamasından hemen önce, Londra müzik yayıncısı Gilbert Simmonds (Stanley Townsend) babası Zygmunt'un 9 yaşındaki Yahudi keman virtüözü Dovidl Rapoport'u (Luke Doyle) almayı kabul eder. Yetenekli oğlunu güvende tutmak ve yaklaşmakta olan Nazilerin Polonya'yı işgalinden uzak tutmak ister.
Zygmunt, karısını ve kızlarını korumak için eve dönerken kibirli ama eğlenceli Dovidl, Gilbert, eşi Enid (Amy Sloan) ve telaşlı oğulları Martin (Misha Handley) ile birlikte yaşamaya başlar. Sert bir başlangıçtan sonra, Martin ve Dovidl, rekabetçi ve kavgacı ama aynı zamanda birbirlerine derinden güvenen yakın arkadaşlar olur. Dovidl’in destekleyici Gilbert tarafından beslenen keman uzmanlığı gittikçe gelişir. Martin, ilk konserinin ardından ortadan kaybolan Doivdl'i aramak için tüm Avrupa'yı dolaşmaya başlar. Kitaptan uyarlanan filmleri, romanları ve dönem filmlerini seviyorsanız ekran başına, iyi seyirler.